Başkan Celal Söylemez’den flaş açıklamalar:İşte bunlar bizim yol arkadaşımızdır!

Milli Yol Partisi Ankara İl Başkanı Av. Celal Söylemez, gazeteci Mehmet Özmen’in hazırlayıp sunduğu ‘Pusula’ programında gündeme ilişkin soruları yanıtladı. 

ANKARA İL KONGRESİNE DAVET ETTİ

-İsterseniz ilk olarak 30 Temmuz pazar günü yapacağınız kongreye dair sorum olsun. Hazırlıklarınız ne durumda?

30 Temmuz’da Ankara İl Kongremizi yapacağız. İnşallah Ankaramıza, partimize yakışır güçlü bir Milli Yol Ankara teşkilatı kuracağız. Bunun için gerekli görüşmeleri yaptık. 30 Temmuz’da Yenimahalle’deki Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde kongremizi gerçekleştiriyoruz. Partililerimizin ve vatandaşlarımızın katılımıyla…. Onları da buradan davet etmiş olalım. 

Bir şölen havasında Ankara İl Kongresi yapacağız Allah’ın izniyle. 

CELAL SÖYLEMEZ KİMDİR?

-Sayın Başkan, izleyecilerimizin sizi tanıması için sormak isterim…. Av. Celal Söylemez kimdir?

Serbest avukat olarak çalışmaktayım. Yaklaşık 15 yıldır Ankara’da serbest avukatlık yapıyorum. Evli ve 2 çocuk babasıyım. Ankara’da doğdum, büyüdüm. Siyasi geçmiş olarak Milliyetçi, Ülkücü kesim içinde yetiştim. Siyaseti oralarda tanıdım. Siyasi anlamda ülke sevgisi, bayrak sevgisi, vatan sevgisi anlamında ne aldım ise oralarda aldım.  

“GENÇLİK YILLARIMDAN BU YANA ÜLKÜ OCAKLARI YAPISI İÇİNDE YER ALDIM”

-Siyasette kimleri örnek aldınız?

Siyasi hareketimiz içinde ‘efsane’ diye anılan pek çok isim var. Ben ‘çocuk’ denecek yaşlarda Ülkü Ocakları yapısı içinde yer almaya başladım. O süreçte Ülkü Ocakları ile birlikte MHP vardı. O zamanlar rahmetli Alparslan Türkeş hayattaydı. Daha önce ben Milliyetçi Hareket Partisi yapısı içinde siyaset yapmadım.

Daha önce bir dönem AK Parti içinde siyaset yaptım. Bir dönem Büyük Birlik Partisi çatısı altında siyaset yaptım ve daha sonra Milli Yol Partisi kurulunca da Sayın Genel Başkanımız Remzi Çayır’la birlikte bu yola çıktık. Allah yolumuzu açık eylesin.     

“BU ÜLKE İLE KADERİNİ BİR GÖREN HERKES BİZİM YOL ARKADAŞIMIZDIR”

-Milli Yol Partisi’nin siyasi duruşu ve siyasi çizgisi nedir?

Türkiye’de pek çok siyasi parti var. Bu kadar parti var iken neden bir parti kurma ihtiyacı hissedildi? Bizim birinci derecede kendimize şiar edindiğimiz konu; Ahlaklı Siyasettir. Bugün gelinen noktada maalesef Türkiye’de siyaset bir hizmet aracı olmaktan çıkıp bir rant ve menfaat kapısı haline gelmiş. Biz bu anlayışı reddediyoruz, Milli Yol Partisi olarak. 

Bizim Genel Başkanımız Remzi Çayır Bey, şehit liderimiz rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu’nun yol arkadaşı. Birlikte Büyük Birlik Partisi’nde siyaset yapmışlar. Ayrıca tabii 12 Eylül süreçlerinde de yol arkadaşlıkları var. Muhsin Başkan’ın şehadet sürecinde, biz onun hakkının yeterince aranmadığına inandık. Onunla birlikte, onun fikirlerini, onun ülke sevgisini hiçbir siyasi çatı altında temsil edilmediğine inandık. Bu şekilde yola çıktık.     

Milli Yol Partisi, Milliyetçi bir parti, Ülkücü bir parti ancak bizim milliyetçilik anlayışımız, kesinlikle etnik veya mezhepsel milliyetçilik değil, bunun altını çizelim. Biz halk milliyetçisiyiz, kültür milliyetçisiyiz. Hangi etnik yapıdan olursa olsun, hangi mezhepsel yapıdan doğarsa doğsun, hangi anne-babadan dünyaya gelirse gelsin, bu ülkede yaşamaktan ve geleceğini bu ülke ile özdeşleştiren, kaderini bir gören herkes bizim yol arkadaşımızdır. Sağcı olsun, solcu olsun, devrimci olsun hiç farketmez… Biz insan temelli siyaset yapmayı kendimize ilke edindik. Siyasetin birinci derecede varoluş amacı insanların refahını, huzurunu yükseltmektir. Onun dışındaki tercihler insanların kendi tercihidir. Biz bu ülkeyi seviyoruz… Biz bu ülkenin bölünmez bütünlüğünü savunuyoruz… Geleceğimizi bu ülke ile özdeşleştiriyoruz…. Bu bizim için yeterlidir. Bunu söyleyen herkesin Milli Yol Partisi’nde yeri olduğu gibi bizlerle de yol yürüme imkanı vardır.   

“KİMSEYE EYVALLAHI YOKTU”

-Biraz Muhsin Başkan’ı anlatabilir misiniz? Sizin gözünüzden, sizin pencerenizden Muhsin Başkan kimdir?

Muhsin Başkan hayata her daim ‘insan’ temelli bakan bir isimdi. Rahmetli Muhsin Başkan’ın birinci derecede politik duruşu, siyasi anlayışı, hayat görüşü insanların mutluluğunu sağlamak üzere kurulmuştur. Yerine geldiğinde; kendinden, kendi zamanından, kendi aile hayatından, kendi maddiyatından feragat ederek insanların hak ettiği huzur ve mutlu günlere kavuşması açısından mücadele etmiş, bu uğurda kendini feda etmiş bir büyüğümüzdür. Muhsin Başkan bir Türk büyüğüdür, bunun altını çizmek isterim. Aynı zamanda bir devlet adamıdır. Muhsin Başkan çok farklı ve çok özel bir insandı. Onu anlamak için biraz daha yakından tanımak lazım. Muhsin Başkan, bu milletin hiçbir ferdini diğerinden ayırmadan seven, bağrına basan, onların geleceğini, onlara yakışır olumlu şekilde kuran, hayatını bu uğurda da kaybetmiş, maalesef suikaste uğramış çok kıymetli, değerli bir büyüğümüzdür. Allah Peygamber Efendimiz’e komşu eylesin.

PUSULA PROGRAMININ TÜMÜNÜ BU LİNKTEN İZLEYEBİLİRSİNİZ:

Muhsin Başkan’ın kimseye eyvallahı olmayan biriydi. ‘Allah’tan başka kimsenin önünde diz çökmedim’ tabiri var ya…Gerçekten öyleyleydi, Allah kendisinden razı olsun. Bizim Sayın Genel Başkanımız Remzi Çayır da o tiyniyette, o kişilikte biri…Konuşmalarını takip edenler görür, direk kitabın ortasından konuşan, ahlaklı siyaset (Muhsin Başkan’ın çizgisi), milletin lehine ne söylenmesi gerekiyorsa, hiçbir otoriteden, hiçbir güçten korkmadan, çekinmeden bunu takır takır takır söyleyendir…Bizler de o gelenekten gelen insanlar olarak, Allah’tan başka hiçbir otorite tanımıyoruz. Devlet vardır, devletin düzeni vardır, bunlara uyulması gerekir ama önünde eğilinmesi gereken tek otorite alemleri yaratan Allah’tır. Biz Hak bildiğimiz ne ise Hak bildiğimizi söylemekten geri durmadık, durmayacağız. Biz milletimizin selameti için,iyiliği için, geleceği için doğru bildiğimiz ne ise aynen söylemeye devam edeceğiz. Kimler rahatsız oluyorsa buyursun olsunlar. Ya kendilerini düzeltecekler, ya da rahatsız olacaklar. Başka seçenekleri yok.    

“BU TABLO BÖYLE DEVAM EDERSE İKTİDARIN GÖREV SÜRESİNİ DOLDURMASI MÜMKÜN DEĞİL”

-Türkiye’de çok ciddi bir ekonomik sorunun olduğu ortada. Ekonomiye dair gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz?

İnsanların durumu ortada. Bugün Türkiye ekonomik anlamda bir yangın yeri. Merkez medya, ‘Havuz Medyası’ dedikleri medya kuruluşlarına bakın…. Bugün bunlar yaşanmıyormuş gibi ‘CHP kurultayı ne olacak? Sayın Kılıçdaroğlu mu gelecek?….’ direk ‘cambaza bak’ durumu var burada. Gelsin baksınlar…. Ev kiraları ne durumda? Asgari ücretlinin alım gücü nedir? Bugün asgari ücretle ev kirası neredeyse başa baş gelmiş durumda.Akaryakıt fiyatları ortada… Akaryakıta zam geldiği zaman otomatik olarak her şeye zam geliyor. Ankara özelinde söyleyelim; ekmek 7 lira oldu. Bugün dolmuş ücretleri 17 lira oldu. Bu ortam içinde insanlar, nasıl hayatını devam ettirecek? Kasa boşaldı…Deniz bitti, kara göründü. Bunun müsebbininin de 20 küsür yıldır ülkeyi yöneten iktidar olduğu ortada. Bu kadar yurtdışından yatırımlar geldi. Hepimiz biliyoruz, 2010’lara kadar ekonomik anlamda Türkiye iyi bir durumdaydı. Ekonomi biraz da dış siyasetle ilgilidir. Dünya ile kavga ederek, onunla bununla atışarak olmaz. Bizim dünya liderimiz, bizim cumhurbaşkanımız, ‘heyyt’ çekip de sonradan u dönüşü yapmadığı hiçbir olay önümüze koymadı. Yazık günah değil mi bu ülkenin insanlarına. Bu tablo böyle devam edecekse iktidarın görev süresini doldurması mümkün değil. Şapkasını önüne koyup düşünmesi lazım.

“Mehmet Şimşek aslında çok özel birşey yapmıyor”

-Mehmet Şimşek’in yeniden ekonominin başına geçmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Mehmet Şimşek aslında çok özel birşey yapmıyor. Mehmet Şimşek yapılması gerekenleri yapıyor. Gerçekçi bir politika izliyor ama bunu izlerken de halkın canı yanıyor. Geçmişte yapılanlardan dolayı yanıyor. Seçim öncesi doları bir seviyede tutmak için rezervleri boşalttınız. Altınları erittiniz, sattınız. Bugün dolar 30 liraya yaklaştı. Niye o zaman biz döviz rezervlerini tükettik? Neden onları bozdurduk doları belirli bir seviyede tutmak için? Tablo bu olacaksa eğer, baştan bıraksaydınız, ucunu açsaydınız.   

     

          

Exit mobile version