Hülya Üstüner

Tarih: 02.09.2025 17:21

Toplumda Kadın Olmak ve Öğretmenlik: Çifte Rol, Çifte Sorumluluk

Facebook Twitter Linked-in

Tarihsel olarak öğretmenlik, kadınların kamusal alanda varlık gösterebildiği ilk mesleklerden biri olmuş; böylece kadın öğretmenler yalnızca bilgi aktaran değil, aynı zamanda toplumsal dönüşümün öncüleri olarak görülmüştür. Geleneksel toplum yapılarında öğretmenlik, “şefkatli, fedakâr, sabırlı” gibi kadınlara atfedilen özelliklerle örtüştüğü için kabul gören bir meslek olmuştur. Ancak bu durum paradoksal bir sonuç doğurmuş; yoğun emek gerektiren meslek, kadınların ağırlıkta olduğu birçok alanda olduğu gibi hak ettiği ekonomik ve toplumsal değeri tam anlamıyla görememiştir.

Kadın öğretmenler yalnızca müfredatı aktaran kişiler değildir; aynı zamanda toplumsal cinsiyet eşitliği adına rol modeldir. Özellikle kız çocukları için kadın bir öğretmeni görmek, onların kendi potansiyellerine inanmaları açısından kritik bir işlev görür. Bir kız öğrenci, öğretmeni sayesinde kendisinin de bir gün bilim insanı, mühendis, lider ya da hayalini kurduğu başka bir mesleğin temsilcisi olabileceğine daha güçlü inanır.

Öte yandan kadın öğretmenlerin yükü yalnızca sınıfla sınırlı değildir. Toplumsal cinsiyet rollerinden kaynaklanan ev içi sorumluluklar, onların iş yaşamıyla birlikte yürüttükleri ikinci bir mesai anlamına gelir. Bu “çifte mesai” çoğu zaman tükenmişlik ve yoğun stresle sonuçlanır. Toplumun kadın öğretmenden beklentisi hem mükemmel bir eğitimci hem de özverili bir anne ve eş olabilmesidir; bu da adil olmayan bir yükün kadınların omuzlarına yüklenmesine yol açar.

Bugün toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda farkındalık arttıkça kadın öğretmenlerin rolleri de dönüşmektedir. Artık yalnızca sınıfın değil, okul yönetimlerinin, eğitim politikalarının ve sendikal mücadelenin de aktif bir parçası haline gelen kadın öğretmenler, hem nesilleri yetiştirmekte hem de toplumun eşitlik yolunda ilerlemesine katkı sunmaktadır. Onların görünmez kılınan emeklerinin görünür hale gelmesi, desteklenmesi ve takdir edilmesi daha adil bir eğitim sistemi ve toplum için yaşamsal önem taşımaktadır.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —