Türkmen Alevi Bektaşi Vakfı Genel Başkanı Özdemir Özdemir, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması ve sonrasında yaşanan gelişmeleri değerlendirdi. Özdemir, açıklamasında hukuk devleti ilkelerine vurgu yaparak, anayasal çerçevede protesto hakkının kutsal olduğunu ancak kamu düzenini bozacak eylemlerin hukuk sınırlarını aşamayacağını belirtti.
“Demokratik Haklar Sınırları İçinde Kullanılmalı”
Özdemir, her bireyin anayasa tarafından tanınan haklar çerçevesinde düşüncelerini ifade etme özgürlüğüne sahip olduğunu, ancak kamu malına zarar veren ve şiddet içeren eylemlerin asla kabul edilemeyeceğini dile getirdi. Özellikle polis memurlarına saldırı, tarihi yapılara zarar verme ve kutsal değerlere hakaretin asla hoş görülmeyeceğini belirten Özdemir, bu tür eylemlerin toplumsal barışa zarar verdiğini ifade etti.
“Yargıya Güvenmek Gerekiyor”
Ekrem İmamoğlu’nun ibadet esnasında değil, hukuki süreçler kapsamında yargı önüne çıktığını hatırlatan Özdemir, “Ortada zimmet, görevi kötüye kullanma ve ihaleye fesat karıştırma gibi ciddi iddialar vardır. Yargı, bağımsız bir şekilde işini yapmalıdır. Hukukun üstünlüğüne inanıyorsak, mahkemelerin vereceği karara saygı duymalıyız” ifadelerini kullandı.
“Sokak Çağrıları Ülkeye Zarar Verir”
Açıklamasında provokatif çağrılara dikkat çeken Özdemir, toplumun huzurunu bozacak hareketlerden kaçınılması gerektiğini söyledi. “İnsanları sokağa çağırmak, demokratik yollarla çözülmesi gereken bir meseleyi daha da karmaşık hale getirecektir. Türkiye’nin birlik ve beraberliğe en çok ihtiyaç duyduğu bir dönemde, ayrıştırıcı söylemler yerine sağduyuya davet ediyoruz” dedi.
Bayram Mesajı
Özdemir, açıklamasının sonunda tüm İslam âleminin Ramazan Bayramı’nı kutlayarak, birlik ve beraberliğin önemine vurgu yaptı. “Bayramlar, kardeşliğin, hoşgörünün ve dayanışmanın pekiştiği müstesna günlerdir. Bu vesileyle, tüm halkımızın Ramazan Bayramı’nı kutlar, sağlık ve huzur dolu günler dilerim” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Ailesine Yönelik Hakareti Kınadı!
Türkmen Alevi Bektaşi Vakfı Genel Başkanı Özdemir Özdemir’in yaptığı açıklama şu şekilde:
Beğenmediği, katılmadığı uygulamalar için protesto gösterisi yapmak anayasal haktır, her Türk vatandaşı için. Anayasadan alınan bu güçle hakkı olanı sonuna kadar kullanmakta özgürdür insanımız. Hal böyleyken aynı anayasa vatandaşına polise taş atma, Molotof kokteyli ile saldırma, maytabı silah olarak kullanma, tarihi yapılara zarar verme, onları kırıp dökme, hatta insan onuru ve haysiyetine yakışmayacak şekilde kirletme ve her türlü vandallık hakkı vermiyor, vermemiştir.
Hele hele bir insanın onuruna, haysiyetine, ölmüşlerine ve her şeyden ve herkesten daha çok sevdiği, kutsalı, “Annesine” hakaret etmeyi, küfür etmeyi hiç vermemiştir… Bu insan bir de 23 senedir tüm varlığı ve bedeni ile kendisini ülkesine, vatandaşına, memleketin dağına, taşına, kurduna kuşuna, çiçeğine böceğine vermiş ve onlara aşk ile hizmet etmeyi şiar edinmiş Cumhurbaşkanımız Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın ölmüş annesi ise, buna ne anayasa izin verir ne de onlara gönül vermiş bizler.
O nedenle bu olayları demokratik hak diye nitelememiz mümkün değildir. Bu zehirli dili kullanan şahsiyetsizler ve Vandallar devlete ve hükümete başkaldırıdır. Türkmen Alevi Bektaşi Vakfı olarak bu zehirli dili kullanan şahsiyetsizleri esefle kınıyoruz.
Konuya muhatap ve baş aktör İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu cami avlusunda abdest alırken ya da imamın arkasında namaz kılarken tutuklanmamıştır. Onlarca insanın kendisine yönelttiği ihaleye fesat karıştırma, hak yeme, beytülmala çökme, zimmet, görevi kötüye kullanma gibi suçlarla muhatap olması hasebiyle yüce Türk adaletinin karşısındadır.
Bırakın yargı işini yapsın. Abdestinizde bozukluk yoksa, namazınızdan şüphe etmeyin. Bu hezeyanla, bu vandallıkla, onu bunu tehdit etmeyle, küfürle hakaretle, boykotla ve boykot edilen onlarca firma çalışanı yüz binlerce insan işsiz kalabilecek insanın ekmeğiyle oynayarak ne bir kimseyi korkutur, ne de yüce Türk adaletinin terazisini haksızlığınızdan yana ağdırabilirsiniz.
Türkmen Alevi Bektaşi Vakfı olarak tekrar ediyor ve CHP üst yönetimine sesleniyoruz: Bırakın vandallık yapmayı, bırakın devlete baş kaldırmayı, bırakın insanımızı sokağa çağırmayı… Yüce Türk adaletine güvenin, adalet millet adına en doğru kararı verecektir.
Türkmen Alevi Bektaşi Vakfı olarak tüm Müslüman aleminin Ramazan Bayramı’nı en içten dileklerimle kutluyorum.
Saygılarımla”
