Silahlı muhalif gruplar, uzun süredir durağan olan Suriye sahasında beklenmedik bir hamle yaparak rejim güçlerini geriletti. Suriye’nin en büyük ikinci şehri Halep, muhaliflerin kontrolüne geçti. Peki, son gelişmelerin perde arkasında neler yaşanıyor?
Muhalifler Sahada Etkili Oldu
2020’den bu yana ilk kez karşı saldırıya geçen Suriyeli muhalifler, Esed rejimi güçlerini geniş bir alanda geri püskürttü. Yerel kaynaklara göre 13 farklı grup, “Feth’ül Mubin Operasyon Odası” koordinasyonunda bir araya geldi. Bu birleşik güçler, İdlib’den başlayarak Halep’e kadar uzanan geniş bir operasyon gerçekleştirdi. Operasyon sırasında rejim askerleri, hızla dağılarak stratejik şehirlerden çekilmek zorunda kaldı.
Tarihi Şehirlerde Kontrol Değişimi
Muhaliflerin saldırısı, Halep’le sınırlı kalmadı. 2016 yılında Esed rejiminin büyük bir katliam yaparak ele geçirdiği Hama şehrine doğru ilerleyen gruplar, rejimin savunma hatlarını zayıflatmayı başardı. Bugünlerde Hama’nın iç kesimlerinde yoğun çatışmalar devam ediyor. Şehir, mülteciler için geri dönüş umudunu yeniden alevlendirdi.
Halep’in kontrolünün muhaliflere geçmesiyle PKK/YPG terör örgütü de Şeyh Maksut ve Eşrefiye mahallelerinden çekilmek zorunda kaldı. Bu gelişme, terör örgütünün kuzeydoğuda oluşturmak istediği koridor planını büyük ölçüde bozdu.
“Özgürlük Şafağı” Operasyonu
Halep operasyonundan iki gün sonra Milli Suriye Ordusu (SMO), PKK/YPG’nin istikrarsızlık ortamından faydalanmasını engellemek için “Özgürlük Şafağı” Operasyonu’nu başlattı. Bu operasyon, terör örgütüne yapılan silah sevkiyatını durdurmayı ve kuzeydoğudaki stratejik noktaları güvence altına almayı hedefliyor. Operasyon sayesinde Tel Rıfat ve Minnağ Hava Üssü gibi önemli noktalar kontrol altına alındı.
Zamanlama ve Bölgesel Dinamikler
Uzmanlar, muhaliflerin bu hamlesinin birkaç temel faktöre dayandığını belirtiyor. Lübnan Hizbullahı’nın elit birliklerini sahadan çekmesi ve Rusya’nın Ukrayna’daki savaşı nedeniyle Suriye’deki askeri varlığını azaltması, operasyonun önünü açtı.
Özellikle Rusya’nın Lazkiye’deki Hmeymim Hava Üssü’nde hava gücünü ciddi şekilde azaltması, rejim güçlerinin zayıflamasına neden oldu. Yerel kaynaklar, geçmişte yoğun hava saldırıları gerçekleştiren Rusya’nın son dönemde sınırlı operasyonlar düzenlediğini aktarıyor.
Astana Sürecinin Geleceği
Türkiye, Rusya ve İran’ın yürüttüğü Astana süreci, tarafları masaya getirmek için önemli bir adım olarak görülüyordu. Ancak rejim ve müttefikleri, sahadaki avantajlarını kullanarak bu süreci etkisiz hale getirdi. Türkiye, diplomasi çağrılarını yinelerken Rusya ve İran, rejime desteğini sürdürüyor.
Son gelişmeler, Astana sürecini yeniden canlandırma çabalarını artırdı. İran, Türkiye ve Rusya’nın dışişleri bakanları düzeyinde bir zirve düzenlenmesini önerdi.
Muhalifler Nereye Kadar İlerleyecek?
Halep ve Hama’da ilerleme kaydeden muhalifler, rejimin askeri hareketliliğini kontrol altına almak için operasyonlarına devam ediyor. Ancak rejim güçleri, İranlı milisler ve Irak’tan gelen destekle cephe hatlarını güçlendirmeye çalışıyor.
Sonuç olarak, silahlı muhalifler ve rejim arasındaki mücadele, uluslararası girişimlerin sonuçlarına bağlı olarak sahada şekillenecek gibi görünüyor. Türkiye’nin diplomasi çabaları, bu süreçte belirleyici bir rol oynayabilir.