Bu değerli beyanat, sadece manevi bir iltifat değil, aynı zamanda Yurtdışı Türklerinin ülkemiz için taşıdığı stratejik önemin bir ifadesidir.

Bu bağlamda, Yurtdışı Türklerinin temsil hakkının güçlendirilmesi ve seçme haklarının yanı sıra seçilme haklarının da etkin bir şekilde hayata geçirilmesi, demokrasimizin geleceği için hayati bir adım olacaktır.

Yurtdışında yaşayan Türkler, sadece ekonomik değil, aynı zamanda kültürel ve sosyal olarak da Türkiye'nin dünyaya açılan penceresidir.

Dolayısıyla, bu denli büyük bir potansiyelin siyasi temsil mekanizmalarına dahil edilmesi, sadece bir hak meselesi değil, aynı zamanda bir gerekliliktir.

Yurtdışında yaşayan vatandaşlarımızın, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde kendi sorunlarını, taleplerini ve birikimlerini doğrudan temsil edebilecekleri milletvekillerine sahip olması, bu hakkın en doğal ve adil bir yansıması olacaktır.

Bu sorunun kalıcı ve etkili bir şekilde çözümü, meclis tarafından yapılacak yasal bir düzenlemeyle "Yurtdışı Seçim Bölgesi" ilan edilmesiyle mümkündür.

Böyle bir düzenleme, Yurtdışı Türklerinin nüfus yoğunluklarına ve coğrafi dağılımlarına göre kendi milletvekillerini seçmelerini sağlayacaktır.

Bu uygulama, mevcut sistemin eksikliklerini gidererek temsil adaletsizliğini ortadan kaldıracak ve Yurtdışındaki Türklerin siyasete olan inancını ve katılımını artıracaktır.

Yurtdışı Seçim Bölgesi uygulamasının hayata geçirilmesi, Türk siyasetine yeni bir dinamizm ve zenginlik katacaktır.

Farklı ülkelerde, farklı kültürlerde ve farklı siyasal sistemlerde deneyim kazanmış milletvekilleri, Türkiye'nin uluslararası ilişkilerinde ve dış politikasında yeni perspektifler sunacaktır.

Cumhurbaşkanımızın Yurtdışı Türklerine yönelik olumlu görüşleri, bu tarihi adımın atılması için güçlü bir zemin hazırlamaktadır.

Yurtdışındaki vatandaşlarımızın seçilme hakkının güvence altına alınması ve Yurtdışı Seçim Bölgesi uygulamasının mecliste bir düzenlemeyle hayata geçirilmesi, Türkiye'nin küresel vizyonuna yakışan, kapsayıcı ve ileriye dönük bir hamle olacaktır.

Bu adım, sadece Yurtdışı Türklerinin haklarını iade etmekle kalmayacak, aynı zamanda demokrasimizi güçlendirecek ve Türkiye'nin geleceğine büyük katkılar sunacaktır.