Aydoğan Yüce

Boşaltılan Bir Mabedin Ardındaki Kehanet

Haziran 2025'te, Kudüs’te belki de modern tarihin en simgesel olaylarından biri yaşandı: Mescid-i Aksa, tarihinde ilk kez tamamen ibadete kapatıldı. Bu sadece bir güvenlik tedbiri mi? Yoksa Tevrat’ta ve Kur’an-ı Kerim’de yer bulan kadim bir planın son perdesi mi açılıyor?

Bu yazıda yalnızca güncel olayların jeopolitik anlamını değil, aynı zamanda kutsal metinlerde geçen semboller ve kehanetlerle bugünü nasıl okumamız gerektiğini sorguluyoruz.

Neden İsrail Denilince Sembolizm ve Kutsal Kitaplar?

İsrail üzerine yapılan her jeopolitik analiz, dönüp dolaşıp kutsal metinlere, sembollere ve binlerce yıl öncesine uzanan “vaatlere” dayanıyor. Çünkü İsrail, sıradan bir ulus-devlet değildir. Bir devlet olduğu kadar, bir anlatı, bir hedef, hatta bir teolojidir.

İsrail devleti, 1948’de kuruldu. Ama zihinlerde, Tevrat’ın sayfalarında binlerce yıl önce kurulmuştu zaten. Bu devletin jeopolitik hamleleri sadece enerji hatları, toprak kazanımları ya da diplomatik açılımlar değil; aynı zamanda kutsal metinlerin "uygulanmasıdır."

Netanyahu’nun Sembolizmi: Duvara Bırakılan Bir Not

Birkaç satırla ifade edilen o notta, Netanyahu şöyle diyordu:
“Tanrım, halkımı koru. Geçmişte olduğu gibi bugün de onların yanında ol.”

Bu bir politikacının halkına dua etmesi gibi görülebilir. Ancak daha derin okunduğunda, burada bir mesaj vardır: Tanrı’nın vaat ettiği toprakları almak ve korumak, devletin görevi değil; Tanrı'nın görevidir.

Bu noktada, daha önce Netanyahu’ya atfedilen şu söz de tartışma yaratmıştı:
“Yaptıklarımızdan şikâyet ediyorsanız, Tevrat’ı değiştirin.”

Tanrıyı Kıyamete Zorlamak: Dini Keşiften Siyasi Aksiyona

Peki, neden bu kadar ısrarla kutsal metinler uygulanmak isteniyor? Neden tarihsel semboller bu kadar sahnede?

Burada devreye giren teori şu: Tanrıyı kıyamete zorlamak.
Bu, sadece mistik bir düşünce değil; özellikle Evanjelist Hristiyanlar ve Siyonist ideologlar arasında ciddiyetle tartışılan bir strateji.

Bu sadece teolojik bir fantezi değil; jeopolitik bir program. Ve bu programın kalbinde Kudüs, Mescid-i Aksa, Süleyman Tapınağı ve Ahit Sandığı var.

Süleyman Tapınağı ve Yahudi Mesih Beklentisi

Tevrat’a göre Mesih’in gelişi ancak Süleyman Tapınağı’nın yeniden inşasıyla mümkün. Ancak bu inşa için fiziksel bir engel var: Mescid-i Aksa.

Tapınağın yeri olarak Kudüs’teki Tapınak Tepesi gösteriliyor.
Bunun için Mescid-i Aksa’nın "bir şekilde" ortadan kalkması gerekiyor.

Tapınak Enstitüsü gibi kurumlar, üçüncü tapınağın planlarını hazır halde tutuyor.

Kur’an-ı Kerim’de Mescid-i Aksa’nın Geleceği: İsra Suresi Ne Diyor?

İkinci defa bozgunculuk yaptığınızda, kullarımızı tekrar göndereceğiz; o mescide yeniden girecekler ve ellerine geçirdiklerini yerle bir edecekler...” (İsra, 17/7)

Bu ayetin sonunda geçen “mescide girme” ifadesi, bazı yorumcular tarafından Süleyman Tapınağı’nın yeniden inşasına işaret olarak değerlendirilir.

Yeraltı Tünelleri ve Netanyahu’nun “Mesajı”

Netanyahu’nun Tapınak Tepesi’nin altındaki tünellerden bir video paylaşması sembolik açıdan tesadüf değildir.
“Bu yol atalarımızın yürüdüğü yoldur, Tapınak Dağı'na çıkar. Burası bizimdir ve hep bizim kalacak.”

Bu tüneller, Mescid-i Aksa'nın altından geçiyor.

Bir deprem, bir füze ya da “İran vurdu” propagandası... Yıkımı meşrulaştıracak bir senaryo için altyapı hazır olabilir mi?

Sandık Olmadan Tapınak Çalışmaz mı?

Yahudi inancına göre Tapınak sadece taş duvarlardan ibaret değildir.
İçinde "Kutsalların Kutsalı" denilen bölümde Ahit Sandığı bulunmalı.

Tapınak inşa edilse bile, sandık olmadan “işlevsiz” sayılır.

Boş Bir Mescid, Dolu Bir Ajanda

Bugün Mescid-i Aksa boş. Sadece turistlere değil, müminlere de kapalı.
Bu “boşluk”, bir şeylerin dolacağını işaret ediyor olabilir mi?

Eğer Mescid-i Aksa bir gün gerçekten yıkılırsa, bu sıradan bir savaş suçu değil, bin yıllık bir planın hayata geçmesi anlamına gelecektir.

Bu çatışma:
Sınırlarla değil, vaatlerle
Devletlerle değil, kutsal metinlerle
Toprakla değil, anlamla ilgilidir.

Bu, tarihin tekrar yazılmasıdır. Ama kimin kalemiyle? O hâlâ bilinmiyor.


Mescid-i Aksa Boşaltıldı: Üçüncü Tapınak Planı mı Devrede?

Haziran 2025'te, Kudüs’te belki de modern tarihin en simgesel olaylarından biri yaşandı: Mescid-i Aksa, tarihinde ilk kez tamamen ibadete kapatıldı.

20.06.2025 12:27:00