Muhammed Al

Barış Planının Çöküşü ve Yeni Gerilim Dinamikleri…

2020’li yılların başında Orta Doğu’da, özellikle Trump yönetimi döneminde “Abraham Anlaşmaları” ile oluşan yapay bir istikrar algısı hakimdi. İsrail ile bazı Arap ülkeleri diplomatik ilişkiler kurarken, İran nükleer anlaşmalardan dışlanmış ama doğrudan çatışmadan uzak bir çizgide tutulmuştu. Ancak bu geçici denge artık çökmüş durumda.

Alman medyası ve bölgesel analiz merkezleri açıkça Trump’ın Orta Doğu’daki barış planının başarısız olduğunu ve Netanyahu’nun İran’la tırmandırdığı gerilimle ABD’yi — özellikle de Trump’ı — savaşa çekmeye çalıştığını vurguluyor.

Netanyahu’nun Savaş Stratejisi: Güvenlik Gündemi Üzerinden İç Siyaset

Netanyahu’nun siyasal kariyerinde savaş tehdidi, bir yönetim stratejisi olarak işlev gördü. İç politikada yolsuzluk davaları ve koalisyon krizleriyle sarsılan Netanyahu, İran tehdidini sürekli diri tutarak hem ABD desteğini canlı tutuyor hem de içeride milliyetçi refleksleri harekete geçiriyor.

Demir Kubbe’nin Sınırları: Teknolojik Üstünlük Kırılganlaşıyor

İsrail’in yıllardır başarıyla kullandığı “Demir Kubbe” (Iron Dome) hava savunma sistemi, eş zamanlı, yüksek hacimli saldırılar karşısında kısmi yetersizlikler göstermeye başladı:

  • Aynı anda yüzlerce roketle yapılan saldırılar sistemin kapasitesini zorluyor.

     
  • İran destekli gruplar, gelişmiş, manevra kabiliyeti yüksek ve farklı füze türleriyle sistemi test ediyor.

     

Bu durum, İsrail’in savunma teknolojilerinin mutlak koruma sağlamadığı bir döneme işaret ediyor.

Mescid-i Aksa’nın Kapatılması: Kırmızı Çizginin Ötesi

İsrail’in, İran’la yaşanan gerilimi gerekçe göstererek Mescid-i Aksa’yı Müslümanların ibadetine kapatması, yalnızca Filistin özelinde değil, İslam dünyasının tamamında büyük bir infiale yol açabilecek bir provokasyon niteliğindedir.

Türkiye’nin Rolü: Sessiz Arabulucu mu, Aktif Aktör mü?

Türkiye, bölgedeki en önemli Müslüman aktörlerden biri olarak hem Filistin meselesinde ilkeli bir duruş sergileyen, hem de İran ve İsrail ile diplomatik kanalları açık tutan nadir ülkelerden biridir.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Mescid-i Aksa’nın kapatılmasını “kırmızı çizgi” olarak niteledi.

Çifte Standart Meselesi: Rusya Cezalandırılırken İsrail Neden Korunuyor?

Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısına karşı Batı’nın gösterdiği yoğun tepki ile, İsrail’in Gazze’deki ağır sivil kayıplarına rağmen dokunulmaz kalması, uluslararası sistemin derin bir çifte standart sorunu yaşadığını ortaya koyuyor.

Ekonomik ve Jeopolitik Etkiler: Enerji, Göç, Belirsizlik

Savaşın etkileri yalnızca askeri boyutta kalmıyor; ekonomi, göç ve güvenlik dengeleri üzerinde de geniş çaplı etkiler doğuruyor:

  • Enerji fiyatlarında dalgalanmalar

     
  • Avrupa’da yeni bir göç dalgası riski

     
  • Savunma harcamalarında artış

     
  • Küresel piyasalarda güvensizlik ortamı

     

Kriz Yönetilemezse Ne Kaybederiz?

İsrail-İran gerilimi, yalnızca bölgesel bir çatışma değil, aynı zamanda:

  • Uluslararası hukukun aşındığı,

     
  • Sivil yaşamın hedefe alındığı,

     
  • Kutsal mekânların siyasi araç haline getirildiği,

     
  • Ve Batı’nın küresel inandırıcılığının hızla eridiği

     

bir kırılma anıdır.

Bu savaşın bir galibi olmayacak. Ancak kaybedeni... evrensel hukuk düzeni, diplomasi ve küresel barış vizyonudur.

Krizi Aşmanın Yolu Ne Olmalı?

  1. Uluslararası hukuk kurumlarının bağımsız hareket etmesi sağlanmalı.

     
  2. İsrail’e yönelik çifte standart son bulmalı.

     
  3. Türkiye gibi bölgesel aktörlerin öncülüğünde etkili arabuluculuk girişimleri başlatılmalı.

     
  4. İslam dünyası birlikte hareket etmeli.

 


İran-İsrail Savaşı: Orta Doğu’da Patlayan Yeni Fay Hattı ve Küresel Yansımaları

2020’li yılların başında Orta Doğu’da, özellikle Trump yönetimi döneminde “Abraham Anlaşmaları” ile oluşan yapay bir istikrar algısı hakimdi. İsrail ile bazı Arap ülkeleri diplomatik ilişkiler kurarken, İran nükleer anlaşmalardan dışlanmış ama doğrudan çatışmadan uzak bir çizgide tutulmuştu. Ancak bu geçici denge artık çökmüş durumda.

15.06.2025 00:19:00