Trump’ın “Ukrayna hızlı hareket etmezse Rusya’nın tutumu değişiyor” çıkışı, müzakere masasındaki dengelerin Ukrayna aleyhine kayabileceği şeklinde yorumlandı.
Diplomatik sürecin gidişatına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Trump, görüşmelerde önemli mesafe kat edildiğini ancak zaman kaybının büyük riskler barındırdığını söyledi. ABD Başkanı, savaşın başında barışın daha kolay sağlanabileceğini düşündüğünü ifade ederken, gelinen noktada sahadaki gerçeklerin müzakereleri zorlaştırdığını vurguladı.
Trump, “Bir sonuca yaklaştık. Ancak bu noktada atılacak adımlar son derece kritik. Zaman ilerledikçe şartlar da değişiyor” diyerek sürecin kırılganlığına dikkat çekti.
Trump’ın en dikkat çeken mesajı ise Ukrayna’ya yönelik oldu. Kiev yönetimine dolaylı ama net bir uyarıda bulunan ABD Başkanı, gecikmenin Rusya’nın tutumunu sertleştirdiğini söyledi.
“Ukrayna’nın hızlı hareket etmesini umuyorum. Çünkü Rusya orada ve Ukrayna zaman harcadıkça Rusya fikrini değiştiriyor” diyen Trump, müzakere masasındaki fırsat penceresinin daraldığına işaret etti.
Bu sözler, Washington’un Ukrayna üzerindeki baskıyı artırabileceği yorumlarına yol açtı.
Savaşın sadece askeri değil, psikolojik boyutuna da değinen Trump, Rusya ile Ukrayna arasındaki derin düşmanlık ve nefretin barış sürecini beklenenden çok daha karmaşık hale getirdiğini söyledi.
Başlangıçta çatışmanın daha kolay sona ereceğini düşündüğünü belirten Trump, “Sahadaki gerçekler ve taraflar arasındaki yoğun öfke, anlaşmayı düşündüğümden biraz daha zor hale getirdi. Ancak yine de başarabilme şansımız var, belki de çok yakında” ifadelerini kullandı.
Diplomatik takvimde ise tüm dikkatler Miami’ye çevrildi. Hafta sonu yapılması planlanan görüşmelerde, Trump’ın Özel Temsilcisi Steve Witkoff’un Rusya’dan gelecek üst düzey bir isimle bir araya gelmesi bekleniyor.
ABD medyasına konuşan ve isimleri açıklanmayan yetkililer, bu kritik toplantıya Rusya Varlık Fonu Başkanı Kirill Dmitriev’in katılacağını doğruladı. Görüşmeden çıkacak mesajların, savaşın seyrini ve barış ihtimalini doğrudan etkileyeceği değerlendiriliyor.
Trump’ın açıklamaları, Washington’un sabrının azaldığı ve müzakere sürecinde daha sert bir tutumun gündeme gelebileceği şeklinde yorumlandı. Kiev’in önündeki seçeneklerin giderek daraldığına dikkat çeken uzmanlar, Miami’deki temasların savaşın geleceği açısından “dönüm noktası” olabileceğini vurguluyor.
Kısacası, Trump’ın çıkışıyla birlikte Ukrayna için diplomasi arenasında geri sayım resmen başlamış durumda.