Savaşın sona ermesinin üzerinden bir yıl geçmesine rağmen beklenen geri dönüşlerin gerçekleşmemesi, Ankara'yı düğmeye bastırdı. Güvenlik bürokrasisinin hazırladığı yeni yol haritası, Suriyelilerin Türkiye'deki statüsünü temelden değiştirecek.
Suriye’de 8 Aralık 2024’te savaşın sona erdiği ilan edilmişti. O tarihten bu yana yaklaşık 600 bin Suriyeli ülkesine döndü. Ancak Türkiye’de hâlâ 2 milyon 370 bin Suriyeli geçici koruma statüsüyle yaşamını sürdürüyor. Yetkililer, bu rakamın hedeflenen dönüş planlarının çok gerisinde kaldığına dikkat çekiyor.
Edinilen bilgilere göre, geçici koruma statüsünün Avrupa’daki örneklerde olduğu gibi tek seferde kaldırılması gündeme geldi. Ancak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın devreye girerek bu öneriye itiraz ettiği öğrenildi. Erdoğan’ın, Türkiye’nin başından beri benimsediği “zorla geri gönderme yok” ilkesini hatırlattığı ve sürecin kademeli işletilmesi talimatını verdiği belirtildi.
Yeni sürecin ilk somut adımı yılbaşında geldi. 1 Ocak itibarıyla geçici koruma altındaki Suriyelilere sunulan ücretsiz sağlık hizmeti kaldırıldı. Artık Suriyeliler, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları gibi katkı payı ödeyerek sağlık hizmeti alacak. Güvenlik kaynakları, bu kararın dönüşleri hızlandıracak önemli bir eşik olduğunu vurguluyor.
İkinci ve en kritik aşama ise geçici koruma statüsünün kademeli şekilde sona erdirilmesi olacak. Statüsü kaldırılan Suriyeliler, Türkiye’de kalabilmek için ikamet izni almak zorunda kalacak. Ancak bu izin, son derece sıkı kriterlere bağlanmış durumda.
Güvenlik bürokrasisine göre ikamet izni almak sanıldığı kadar kolay olmayacak. Başvuru sahiplerinin; Düzenli bir işinin olması, geçerli bir kira sözleşmesi sunması, Kaldığı evin uygunluğunun denetlenmesi,
özel sağlık sigortasına sahip olması, bankada yeterli maddi kaynağı bulunması gibi birçok şartı aynı anda sağlaması gerekecek. Bu kriterleri karşılayamayanlar ikamet izni alamayacak.
İkamet izni alamayan Suriyeliler, Türkiye’de yasal statülerini kaybedecek. Bu durumda ülkede kalmaya devam edenler kaçak durumuna düşecek. Yetkililer, bu tablo karşısında Suriyelilerin büyük bölümünün gönüllü olarak ülkelerine dönmek zorunda kalacağını öngörüyor.
Dönüş sürecinde mali yükün Türkiye’ye kalmaması için Birleşmiş Milletler fonları devreye sokulacak. Ülkesine dönmek isteyen Suriyelilerin yol masrafları ve bazı temel giderleri BM’den sağlanan kaynaklarla karşılanacak. Hatta geri dönüşü teşvik etmek amacıyla nakdi destek verilmesi de planlar arasında.
Yeni adımlarla birlikte Ankara, başından beri savunduğu “geçici koruma” vurgusunu sahaya yansıtmayı hedefliyor. Güvenlik kaynakları, alınan kararların zorlayıcı değil yönlendirici olduğunu savunurken, önümüzdeki aylarda Türkiye’deki Suriyeli sayısında hızlı bir düşüş yaşanmasının beklendiğini ifade ediyor.