İddianamede, Ekrem İmamoğlu’nun çevresindeki isimlerle birlikte Boğaz hattında imar izni almak isteyen iş insanlarından sistematik şekilde para talep ettiği iddia edildi. Motorlu kuryelerle döviz bürolarına taşınan yüklü miktardaki paralar da dikkat çeken unsurlar arasında yer aldı.
Savcılık, İmamoğlu’nun hedeflerine ulaşmak için “her türlü suça karıştığını” öne sürdü. İddianameye göre İmamoğlu’nun para trafiğini yöneten Yakup Öner ve Fatih Keleş ile Boğaziçi İmar Müdürü Elçin Karaoğlu, Boğaz hattında imara ihtiyaç duyan iş adamlarıyla temas kurarak rüşvet talep etti.
Bu sistemin, kaçak bölümleri bulunan yapılara yönelik baskı kurularak işletildiği ifade edildi.
Teco Akaryakıt’ın sahibi Sarp Yalçınkaya’nın ifadesi iddianamede önemli yer tuttu. Yalçınkaya, İmamoğlu’nun ekibinin kendilerine şu talimatları verdiğini söyledi:
Bu iddialar, soruşturmanın seyrine damga vurdu.
İddianamede, Fiba Holding Yönetim Kurulu Başkanı Murat Özyeğin ile ilgili bölüm de dikkat çekiyor. Yakup Öner’in ifadesine göre:
Projenin revize edilerek onaylandığı belirtiliyor.
İddianamede yer alan bir diğer ifade ise Torunlar Holding’e ait. Holdingin Genel Müdür Yardımcısı Metin Karakoç, İBB yönetiminin:
Paranın, “depremzedelere yardım” adı altında tahsil edildiği öne sürüldü.
Vaniköy’de Adnan Oktar operasyonuyla gündeme gelen malikânenin yeni sahibi olan Rus iş insanının da “çökme düzeninden” nasibini aldığı belirtildi.
Göksu, Çengelköy ve Anadolu Hisarı’nda restoranları bulunan iş insanı Seyfet Taştan da hedef alındı. Yapılarında kaçak olduğu gerekçesiyle:
İddianame, Saraçhane merkezli çete yapılanmasının, Boğaz hattındaki iş dünyasını sistematik bir baskı ve rüşvet ağıyla kontrol altına almaya çalıştığını ortaya koyuyor. Savcılık sürecinin, önümüzdeki günlerde daha fazla tartışma yaratması bekleniyor.