Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Budapeşte’de ABD’nin eski Başkanı Donald Trump ile gerçekleştirmesi planlanan zirve öncesi uçuş güzergahı netleşti.
Rus basınında yer alan bilgilere göre, Putin’in uçağı Karadeniz üzerinden geçerken Türk Hava Kuvvetleri’ne ait F-16 savaş uçakları tarafından korunacak.
Bu adım, Türkiye’nin bölgesel güvenlik denklemindeki stratejik rolünü bir kez daha gündeme taşıdı.
Moskova kaynakları, Putin’in seyahati sırasında alınacak önlemlerin “her türlü provokasyonu önlemeye yönelik” olduğunu belirtti.
Rus savaş uçaklarının, Rusya sınırları içinde Putin’in uçağına eşlik edeceği; Karadeniz üzerinde ise Türk F-16’larının devralacağı ifade ediliyor.
Bu uygulama, Rusya–Türkiye arasındaki askeri koordinasyonun yeni bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.
Rus askeri uzmanlar, Putin’in Budapeşte’ye ulaşması için üç alternatif güzergahın planlandığını belirtiyor.
En güçlü seçenek, “Balkan koridoru” olarak bilinen Türkiye–Akdeniz–Sırbistan hattı.
Alternatif rotalarda ise Hazar Denizi ve İran üzerinden Türkiye’ye ulaşan hatların bulunduğu bildiriliyor.
Bu planların tamamında Türkiye’nin hava sahası ve güvenlik koordinasyonundaki rolü dikkat çekiyor.
Putin’in kullanacağı Il-96 tipi devlet uçağının, Avrupa Birliği hava sahasına girmesi için özel izin gerekebilir.
AB, Rus uçaklarına yönelik hava sahası yasağını hâlâ sürdürüyor.
Avrupa Komisyonu Sözcüsü Anitta Hipper, “Üye ülkeler kendi inisiyatifleriyle istisna tanıyabilir. Bu karar her ülke tarafından ayrı verilecektir.” dedi.
Diplomatik kaynaklara göre, Donald Trump’ın zirveye katılımı, bazı AB ülkelerini izin konusunda daha esnek hale getirebilir.
Ankara–Moskova hattındaki askeri iş birliği, son yıllarda hem rekabet hem de denge unsuru taşıyor.
Uzmanlara göre, Türk F-16’larının Putin’in uçağına refakat etmesi, Türkiye’nin NATO üyesi olarak Batı’yla ilişkilerini korurken, aynı zamanda Rusya ile diplomatik iletişimini sürdürme kararlılığını yansıtıyor.
Bu durum, Türkiye’nin bölgesel diplomaside “denge kurucu ülke” pozisyonunu pekiştiriyor.