Kremlin’in duyurduğu açıklama, ABD yönetiminde adeta soğuk duş etkisi yarattı.
Putin, görüşmede Maduro hükümetine “koşulsuz destek” verdiğini belirterek Venezuela’nın dış baskılar karşısında ulusal egemenliğini savunma politikasını güçlü biçimde desteklediğini iletti. Kremlin kaynakları, Rus liderin “Venezuela halkının yanında olduğumuzu açıkça vurguluyoruz” ifadelerini kullandığını aktardı.
İki lider, Kasım 2025’te yürürlüğe giren stratejik iş birliği anlaşmasının ardından atılacak yeni adımları masaya yatırdı. Enerji, ticaret, finans, savunma, kültür ve insani yardım alanlarında geniş kapsamlı projelerin hızlandırılması konusunda mutabakata varıldığı bildirildi. Moskova ve Caracas’ın, Latin Amerika’da güç dengelerini etkileyebilecek uzun vadeli bir ortaklık peşinde olduğu yorumları yapılıyor.
Venezuela yönetimi, 9 Aralık’ta ABD’nin yeni Ulusal Güvenlik Stratejisi’ne ilişkin tutumundan dolayı Rusya’ya teşekkür etmişti. Caracas, özellikle Pentagon’un bölgedeki askeri faaliyetlerinden “derin endişe” duyduğunu açıklamış, Washington’un kontrolü kaybetmesi hâlinde Batı Yarımküre’de öngörülemeyen bir çatışma riskine dikkat çekmişti.
Putin’in bu son çıkışı, ABD Başkanı Donald Trump’a yönelik bir meydan okuma olarak yorumlandı. Rusya ve Venezuela’nın giderek sıkılaşan iş birliği, ABD’nin Latin Amerika politikasına doğrudan bir meydan okuma olarak değerlendiriliyor.