İçişleri Bakanlığı, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talebi üzerine, Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş hakkında soruşturma izni verilmesine karar verdi. Bakanlık ayrıca Yavaş’a, iddialara yönelik yazılı savunma yapması için bir haftalık süre tanıdı.
Soruşturmanın merkezinde, ABB’nin 2021–2024 yılları arasında düzenlediği konser organizasyonları yer alıyor.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, bu dönemde yapılan konser harcamalarında “usulsüzlük” ve “kamu zararına yol açıldığı” iddiaları üzerine inceleme başlatmıştı.
Savcılık açıklamasında, Mülkiye Müfettişleri, MASAK, Sayıştay ve bilirkişiler tarafından hazırlanan raporlar doğrultusunda, 32 ayrı konser hizmet alımında belediyenin 154 milyon 453 bin 221 lira 60 kuruş zarara uğratıldığının tespit edildiği belirtildi.
Yapılan incelemelerin ardından, aralarında belediye çalışanlarının da bulunduğu 14 şüpheli hakkında “nitelikli zimmet” suçlamasıyla iddianame düzenlendi.
Bu kişilerden 5’i tutuklu, 9’u tutuksuz yargılanıyor.
Savcılık, iddianamede suçun zincirleme biçimde işlendiğini öne sürerken, 8 sanık için 31,5 yıla, 6 sanık için ise 18 yıla kadar hapis cezası talep etti.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın başvurusu üzerine harekete geçen İçişleri Bakanlığı, Mansur Yavaş ve Özel Kalem Müdürü Nevzat Uzunoğlu hakkında “görevi kötüye kullanma” ve “denetim görevini ihmal” iddialarını inceleme kararı aldı.
Bakanlık, Yavaş’a savunma hakkı kapsamında bir haftalık süre tanıyarak, yazılı açıklamasını iletmesini istedi.
Mansur Yavaş’ın önümüzdeki günlerde hazırlayacağı savunmanın ardından, İçişleri Bakanlığı nihai kararını verecek.
Karara göre, Yavaş hakkında adli soruşturma açılıp açılmayacağı netlik kazanacak.
Yavaş cephesi ise henüz resmi bir açıklama yapmadı. Ancak belediye kaynakları, tüm harcamaların “yasal prosedürlere uygun şekilde yapıldığını” ve iddiaların “siyasi amaçlı” olduğunu savunuyor.
Soruşturma dosyası yalnızca ABB yönetimini değil, yerel yönetimlerdeki harcama denetim süreçlerini de yeniden gündeme taşıdı.
Bakanlık incelemesinin ardından çıkacak karar, hem Mansur Yavaş’ın siyasi geleceği hem de belediyelerdeki mali denetim uygulamaları açısından önemli bir örnek teşkil edecek.