Cumhuriyet Halk Partisi’nin eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun aktif siyaseti tamamen bırakma kararı aldığı öğrenildi. Son dönemde parti içindeki yolsuzluk ve rüşvet iddialarına sert tepki göstererek “Partiyi temizleyin” çıkışı yapan Kılıçdaroğlu’nun, bu sözlerinin ardından yeni bir yol haritası çizdiği ortaya çıktı.
Kulislerde uzun süredir konuşulan “geri dönüş” iddialarına Kılıçdaroğlu cephesinden net bir yanıt geldi. Eski genel başkanın ne CHP’de yeniden liderlik koltuğuna oturmak ne de başka bir siyasi partinin başına geçmek gibi bir planının olmadığı ifade ediliyor. Yakın çevresine göre Kılıçdaroğlu, Türkiye’deki günlük siyasi çekişmelerden bilinçli olarak uzaklaşma kararı aldı.
Kılıçdaroğlu’nun son dönemde yaptığı “CHP arınmalı” vurgusu, parti içinde ve kamuoyunda geniş yankı uyandırmıştı. Yakın çevresine yaptığı değerlendirmelerde, kendi genel başkanlığı dönemine dikkat çeken Kılıçdaroğlu’nun,
“Benim dönemimde partim rüşvet ve yolsuzluk iddialarıyla anılsaydı, gereğini tereddütsüz yapardım” sözleriyle mevcut tabloya duyduğu rahatsızlığı dile getirdiği belirtiliyor.
Aktif siyasetten çekilme kararının arkasında kişisel nedenler de bulunuyor. Bir süredir sağlık sorunları nedeniyle tedavi gören eşi Selvi Kılıçdaroğlu ile daha yakından ilgilenmek isteyen Kılıçdaroğlu’nun, bu süreci ailesine ayıracağı öğrenildi. Yakın dostları, bu kararın Kılıçdaroğlu için “gecikmiş bir iç muhasebe” olduğunu ifade ediyor.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun bundan sonraki rotası ise dikkat çekici. Avukatı Celal Çelik’in hukuk ofisini çalışma ofisi olarak kullanmaya başlayan Kılıçdaroğlu’nun, iç politikadan ziyade küresel gelişmeler, demokrasi, sosyal adalet ve uluslararası siyaset başlıklarına yoğunlaşacağı kaydediliyor.
Edinilen bilgilere göre Kılıçdaroğlu, çeşitli platformlarda yayımlanan makalelerine devam edecek. Ayrıca sosyal medya üzerinden zaman zaman videolu değerlendirmeler yaparak hem Türkiye’ye hem de dünyaya dair görüşlerini paylaşmayı sürdürecek. Ancak bu paylaşımların hiçbirinin “aktif siyaset” kapsamında olmayacağı özellikle vurgulanıyor.
Siyasi kulislerde Kılıçdaroğlu’nun bu hamlesi, “tam anlamıyla bir geri çekilme değil, farklı bir konumlanma” olarak yorumlanıyor. Destekçileri, onun bundan sonra siyaset üstü bir figür olarak fikir üretmeye devam edeceğini savunurken, eleştirmenler ise bu kararı CHP içindeki tartışmaların dolaylı bir sonucu olarak değerlendiriyor.
Tek bir gerçek var:
Kemal Kılıçdaroğlu’nun aktif siyasete veda kararı, Ankara’da uzun süre konuşulacak ve siyasi dengeler üzerindeki etkisi zamanla daha net görülecek.