CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba’nın, merhum Kamer Genç’in mezarı başında gerçekleştirdiği eylem kamuoyunda büyük tepkiye yol açtı. Mezara rakı döküldüğü anlara ait görüntüler sosyal medyada hızla yayılırken, olay siyasi tartışmanın da fitilini ateşledi.
22 Ocak 2020 tarihinde çekildiği belirtilen ancak bugüne kadar kamuoyuna yansımayan görüntülerde, Kamer Genç’in mezarı başında rakı döküldüğü açıkça görülüyor. Görüntülerin ortaya çıkmasıyla birlikte sosyal medyada tepkiler çığ gibi büyürken, olay kısa sürede Türkiye gündeminin ilk sıralarına yerleşti.
Tepkilerin ardından açıklama yapan CHP’li Veli Ağbaba, gazeteci Fatih Atik’e verdiği demeçte söz konusu eylemi Kamer Genç’in vasiyetine bağladı. Ağbaba, “Biz orada alkol almadık. Kamer Genç’in ‘Mezarıma rakı dökün’ şeklinde bir vasiyeti vardı, biz de bunu yerine getirdik.” ifadelerini kullandı.
Bu açıklama ise tartışmayı yatıştırmak yerine daha da alevlendirdi.
Kamer Genç’in ailesi iddialara sert tepki gösterdi. Aile üyeleri, böyle bir vasiyetten hiçbir şekilde haberlerinin olmadığını ve görüntüleri kamuoyu ile eş zamanlı olarak ilk kez izlediklerini belirtti. Yapılan açıklamada, Kamer Genç’in inançlarına bağlı bir insan olduğu vurgulanarak, “Böyle bir davranışı asla istemezdi.” denildi.
Aile, merhum Genç’in bilinen tek vasiyetinin Türk bayrağına sarılarak Tunceli’ye defnedilmek olduğunu özellikle vurguladı.
Kamer Genç’in uzun yıllar avukatlığını yapan ve halen ailesinin hukuki temsilcisi olan Ergün Özer, TGRT Haber canlı yayınında çok sert açıklamalarda bulundu. Özer, “15-20 yıl boyunca Kamer Genç’in avukatlığını yaptım. Aramızda ağabey-kardeş ilişkisi vardı. Böyle bir talebi olsaydı bana mutlaka söylerdi.” dedi.
Özer açıklamasında, “Bu yapılan, vefat eden bir kişinin hatırasına açık bir hakarettir. En hafif ifadeyle büyük bir saygısızlıktır.” sözleriyle tepkisini dile getirdi.
Genç ailesinin avukatı Ergün Özer, aileyle yapılacak istişarenin ardından hukuki sürecin başlatılabileceğini de açıkladı. Olayın yalnızca siyasi değil, aynı zamanda hukuki boyutunun da olabileceği ifade ediliyor.
Skandal görüntüler siyasette yeni bir fay hattı oluştururken, kamuoyu ikiye bölündü. Bir kesim olayı “vasiyet” savunmasıyla normalleştirmeye çalışırken, geniş bir kesim ise bunu hem dini hem insani değerler açısından kabul edilemez buluyor.
Ortaya çıkan bu görüntülerin CHP yönetiminde ve Türk siyasetinde nasıl sonuçlar doğuracağı ise merakla bekleniyor.