Cumhurbaşkanı Erdoğan, Malazgirt Meydanı’nı dolduran binlerce vatandaşa hitap ederek, “Dünyaya, ‘biz buradayız ve kıyamete kadar burada olacağız’ mesajını en güçlü şekilde verdiğimiz Malazgirt Zaferi’nin 954. yılı mübarek olsun. Sultan Alparslan ve kahraman askerlerini rahmetle anıyoruz” dedi.
Erdoğan, Anadolu’nun kapılarını açan bu büyük zaferin ruhunun bugün de dimdik ayakta olduğunu belirterek, “Vatan, bayrak ve millet için canlarını feda eden kahramanlarımızın aziz ruhları bugün burada, Malazgirt meydanında bizimle beraberdir” ifadelerini kullandı.
Konuşmasında Filistin halkına da değinen Cumhurbaşkanı, “Gazzeli kardeşlerimizi asla yalnız bırakmadık, bırakmayacağız. Uluslararası diplomasiden insani yardımlara kadar her alanda onların hakkını ve hukukunu savunuyoruz” diye konuştu.
Erdoğan, Türkiye’nin sadece kendi sınırları içinde değil, dünyanın dört bir yanında zulme uğrayanların yanında olduğunu belirterek, “Mazlum ve mağdurların umudu haline gelen bir ülkeye sahibiz” dedi.
Terörle mücadeleye de değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin terörsüz bir geleceğe kararlılıkla yürüdüğünü söyledi:
“Fitne duvarlarını yıkmak için büyük mesafe katettik. Kim samimiyetle sürece destek veriyor, kim zehirlemeye çalışıyor milletimiz görüyor. Ne yaparlarsa yapsınlar bu sefer başaramayacaklar.”
Erdoğan, birlik ve kardeşlik vurgusu yaparak sözlerini şöyle sürdürdü:
“Biz 86 milyonluk büyük bir aileyiz. Aynı bayrağın gölgesinde, aynı gök kubbenin altında yaşıyoruz. Bu cennet vatanda hepimize yer vardır. Kardeşler arasında nifak tohumu ekmek isteyenler kaybedecek.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Malazgirt Meydanı’nı dolduran binlerce vatandaşa hitap ederek, “Dünyaya, ‘biz buradayız ve kıyamete kadar burada olacağız’ mesajını en güçlü şekilde verdiğimiz Malazgirt Zaferi’nin 954. yılı mübarek olsun. Sultan Alparslan ve kahraman askerlerini rahmetle anıyoruz” dedi.
Erdoğan, Anadolu’nun kapılarını açan bu büyük zaferin ruhunun bugün de dimdik ayakta olduğunu belirterek, “Vatan, bayrak ve millet için canlarını feda eden kahramanlarımızın aziz ruhları bugün burada, Malazgirt meydanında bizimle beraberdir” ifadelerini kullandı.
Konuşmasında Filistin halkına da değinen Cumhurbaşkanı, “Gazzeli kardeşlerimizi asla yalnız bırakmadık, bırakmayacağız. Uluslararası diplomasiden insani yardımlara kadar her alanda onların hakkını ve hukukunu savunuyoruz” diye konuştu.
Erdoğan, Türkiye’nin sadece kendi sınırları içinde değil, dünyanın dört bir yanında zulme uğrayanların yanında olduğunu belirterek, “Mazlum ve mağdurların umudu haline gelen bir ülkeye sahibiz” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin terörle mücadelesine değinerek kararlılık mesajı verdi:
“Fitne duvarlarını tamamen yıkmak için Terörsüz Türkiye’de kısa zamanda önemli mesafe katettik. Kimin samimiyetle destek verdiğini, kimin süreci zehirlemeye çalıştığını milletimiz görüyor. Ne yaparlarsa yapsınlar, bu sefer başaramayacaklar. Milletimizin desteğiyle oluşan umut havasının önünde kimse duramayacak.”
Erdoğan, kardeşlik vurgusunu da şu sözlerle dile getirdi:
“Biz hepimiz 86 milyon olarak tarihin ve kültürün bir araya getirdiği büyük bir aileyiz. Hepimiz aynı bayrağın, aynı gök kubbenin altında yaşıyoruz. Bu cennet vatanda hepimize yer vardır. Her karış toprağın altında bir yiğit yatmaktadır.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin bölgede barış ve güvenliğin en önemli aktörü olduğunu vurguladı:
“Türkiyemiz, sınırlarımızın ötesindeki kardeşlerimizin başı zora düştüğünde sığınacağı en güvenli limandır. Zulme uğrayanların, baskı görenlerin, ölümle burun buruna gelenlerin umudu yine Türkiye ve Türk milleti olacaktır. Türkiye, bölgede barış ve esenliğin teminatı, Kürtlerin de güvenliğinin teminatıdır.”
Sorunların çözümünde barış ve diplomasiye öncelik verdiklerini belirten Erdoğan, “Yönünü Ankara’ya ve Şam’a dönenler kazanacak. Kılıç kınından çıkarsa kaleme ve kelama yer kalmaz. Biz bölgemizde kalıcı barışın tesisinden yanayız” dedi.
Erdoğan, Türkiye Yüzyılı vizyonuna da değinerek sözlerini şu ifadelerle tamamladı:
“Müslüman kanından beslenenler tarih sahnesinden çekildikten sonra biz yine burada olacağız. Türkiye Yüzyılı’nı ve Terörsüz Türkiye’yi gönül gönüle vererek gerçeğe dönüştüreceğiz, kardeşlik türküleri söyleyeceğiz. Terörün, kanın, gözyaşının ve ayrılığın karşısında duran her bir vatandaşımızın bu sürece destek olmasını bekliyorum.”