Alman Federal İstatistik Dairesi’nin (Destatis) perşembe günü Wiesbaden’de açıkladığı verilere göre, bu oran bir önceki yıla göre düşüş gösterdi. 2023’te nüfusun yüzde 8,2’si ekonomik nedenlerle evini yeterince sıcak tutamadığını bildirmişti.
Almanya’daki durum, Avrupa Birliği ortalamasına göre daha iyi olsa da sorun devam ediyor. AB genelinde 2024 yılında halkın yaklaşık yüzde 9,2’si evini yeterince ısıtamadı. 2023’te bu oran yüzde 10,6 seviyesindeydi.
Sorunun en yoğun yaşandığı ülkeler arasında Bulgaristan ve Yunanistan ilk sırada yer aldı; her iki ülkede de halkın yüzde 19’u yeterli ısınma sağlayamadı. İspanya (yüzde 17,5) ve Fransa (yüzde 11,8) de listenin üst sıralarında yer aldı.
İstatistik Kurumu’nun verilerine göre, Eylül 2025’te tüketiciler, hane içi enerji harcamaları için bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 1,9 daha az ödedi. Ancak genel tüketici fiyatları yüzde 2,4 arttı.
Uzun vadede tablo çok daha çarpıcı: 2020 ile 2024 yılları arasında hanelerde kullanılan enerji fiyatları yüzde 50,3 oranında artış gösterdi. Aynı dönemde genel tüketici fiyat endeksi ise sadece yüzde 19,3 yükseldi.
Bu fark, enerji maliyetlerinin son yıllarda hane bütçeleri üzerindeki baskısını açıkça ortaya koyuyor.
Uzmanlar, enerji fiyatlarındaki artışın sadece geçici bir kriz değil, kalıcı bir sosyal sorun haline geldiğine dikkat çekiyor. Özellikle düşük gelirli haneler, enerji faturalarını ödeyebilmek için diğer temel ihtiyaçlarından kısmak zorunda kalıyor.
Enerji yoksulluğuna karşı alınacak önlemler arasında devlet desteklerinin artırılması, yenilenebilir enerji yatırımlarının hızlandırılması ve düşük gelirli gruplara özel enerji yardımı programları öne çıkıyor.