“Muhtaç bir anne” rolüne giren fenomen, onlarca kiliseyi tek tek arayarak mama yardımı istedi. Ancak sonuç, sosyal medyada büyük yankı uyandırdı.
Gerçek hayatta anne olmayan Monroe, takipçilerine dinî merkezlerin ihtiyaç sahiplerine yaklaşımını göstermek amacıyla rol yaptı. Telefonla 40’a yakın kiliseyi arayan fenomen, “İki aylık bebeğim var, mamamız bitti. Bir kutu mama konusunda destek olur musunuz?” diyerek yardım istedi.
Aranan kiliselerin neredeyse tamamı, prosedür, belge talebi ya da başka yerlere yönlendirme gerekçeleriyle olumlu dönüş yapmadı.
Monroe’nun aktardığına göre sadece 3 kilise yardım etmeyi kabul etti. Bu üç kilisenin de Afrika kökenli Amerikalıların çoğunlukta olduğu cemaatlere ait olması dikkat çekti.
Monroe’nun aradığı merkezlerden biri de Charlotte İslam Merkezi oldu. Telefonu açan görevli, Monroe’nun yardım talebini dinledikten sonra hiç tereddüt etmeden olumlu yanıt verdi.
Görevlinin sözleri sosyal medyada viral oldu: “Elbette hanımefendi. Nerede yaşıyorsunuz? Yakınsanız hemen gelin, ihtiyacınız olan markayı söyleyin, biz temin ederiz.”
Fenomen, merkezin samimiyetinden oldukça etkilendi: “Bir saniye bile düşünmedi. Sorduğu tek şey nerede olduğum ve hangi mamayı istediğimdi. Müthiş bir yaklaşım sergilediler.”
Monroe, videonun sonunda Charlotte İslam Merkezi çalışanını överek şunları söyledi: “Harika bir adamdı. ‘Tamam, halledelim’ dedi. Sıcak, güven verici ve çözüm odaklıydı. Bu yaklaşımı diğer kurumların kesinlikle örnek alması gerekiyor.”
Fenomenin videosu kısa sürede milyonlara ulaşırken, Amerikan kamuoyunda dinî kurumların yardım konusundaki duyarlılığı yeniden tartışma konusu oldu.
Video yayınlandıktan sonra binlerce kişi yorum yaptı. Birçok kullanıcı, “Gerçek yardımın formalite istemeyeceği”, “İnsani yaklaşımın din ayrımı gözetmeyeceği” görüşlerini savundu.
Bazı kullanıcılar ise “yardım sistemlerinin kilitli prosedürler yüzünden çalışmadığını” belirterek tepki gösterdi.
Monroe’nun deneyi, sadece ABD’de değil, dünya genelinde dinî kurumların yardım politikalarını yeniden gündeme taşıdı.
“Din ve yardım ilişkisi”, “Kurumsal yardım vs. cemaat dayanışması”, “Gönüllü hizmetin gerçek yüzü” gibi konular yeniden sorgulanmaya başlandı.