Henüz 21 yaşındaki Yağmur Serin E., hakkında uzaklaştırma kararı bulunan eşi Bilal E. tarafından gündüz vakti sokak ortasında tekme, yumruk ve ölüm tehdidiyle saldırıya uğradı. Dehşet anları saniye saniye kameralara yansırken, genç kadın yaşadığı kabusu gözyaşları içinde anlattı.
Olay, 13 Aralık Cumartesi günü saat 14.00 sıralarında Kağıthane Çağlayan'da meydana geldi. Şiddetli geçimsizlik ve tehditler nedeniyle eşinden ayrılan Yağmur Serin E., mahkemeden uzaklaştırma kararı aldırarak ailesinin yanına sığındı. Boşanma aşamasında olduğu eşinin çocuklarını görmesi için kısa süreliğine eve giden genç kadın, çocukları içeri bıraktıktan sonra dışarı çıktı.
Ancak iddiaya göre Bilal E., genç kadının arkasından geldi ve konuşmak istediğini söyledi. Yağmur Serin E.'nin bu isteği reddetmesine rağmen ısrar eden saldırgan, bir süre sokakta bekledi ve ardından korkunç planını devreye soktu.
Bilal E., genç kadını park halindeki bir aracın arkasına sıkıştırarak vatandaşların gözü önünde saldırıya geçti. Tekme ve yumruklarla darbedilen Yağmur Serin E.'ye küfürler savrulurken, çevredeki insanlar olaya müdahale etmeye çalıştı. İşte tam bu sırada saldırgan belindeki silahı çıkararak hem genç kadının başına dayadı hem de çevredeki vatandaşları ölümle tehdit etti.
Yaşanan panik ve korku dolu anlarda saldırgan, "Yaklaşmayın, sıkarım" diyerek sokakta dehşet saçtı. Ardından koşarak olay yerinden uzaklaştı. Genç kadının "Polis çağırın, yardım edin" çığlıkları güvenlik kameralarına saniye saniye yansıdı.
Olayın hemen ardından emniyete giden Yağmur Serin E., eşi Bilal E.'den şikâyetçi oldu. Kısa sürede yakalanan saldırgan, emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Mahkeme, Bilal E.'yi "Kasten yaralama", "Ateşli silahlar kanununa muhalefet" ve "Tehdit ve hakaret" suçlarından tutuklayarak cezaevine gönderdi.
Yaşadıklarını anlatan Yağmur Serin E., olayın bir anlık öfke değil, uzun süredir devam eden bir şiddet zincirinin son halkası olduğunu söyledi. Genç kadın, 2024 yılının Ocak ayında tanıştığı eşinin uyuşturucu kullandığını, yaşadığı travmatik bir olayın ardından hamile kaldığını ve şikâyet etmesinden korkan eşinin evlilik teklif ettiğini dile getirdi.
Evliliğin ardından şiddetin başladığını belirten Yağmur Serin E., "Uyuşturucu kullanımı hiç bitmedi. Ben sustum, çocuğum için sustum. Ailesi de her şeye şahit oldu. Bana vurduğunu, bağırdığını biliyorlardı. Kendi anne ve babasına bile aynı şekilde bağırıyordu" sözleriyle yaşadığı çaresizliği anlattı.
Boşanma kararı aldıktan sonra tehditlerin arttığını söyleyen genç kadın, babasının evine gelinerek kapıların yumruklandığını, camların kırıldığını, kendisine silah fotoğrafları gönderilerek korkutulduğunu ifade etti. Uzaklaştırma kararına rağmen peşini bırakmayan saldırganın, çocuklar üzerinden yeniden temas kurduğunu belirtti.
O gün yaşananları anlatırken sesi titreyen Yağmur Serin E., "Kafama silah dayadı. 'Ya eve geleceksin ya da seni öldürürüm, sonra kendimi de öldürürüm' dedi. Yardım etmek isteyenlere de silah çekti. Hiçbir şey yapamadım, sadece polis çağırın diye bağırabildim" dedi.
Yaşadığı travmanın hâlâ bitmediğini vurgulayan genç kadın, karakol ve savcılık arasında adalet mücadelesi verdiğini söyledi. "Benim yerimde bir başkası, sizin kızınız, kardeşiniz de olabilirdi" diyen Yağmur Serin E., sözlerini şöyle tamamladı:
"Kimse böyle bir hayat yaşamasın. Ben böyle bir insan olduğunu bilmiyordum. Hak edenin hak ettiği cezayı çekmesini istiyorum. Böyle bir yuvanın içinde bulunduğum için çok pişmanım."
Bu olay, kadına yönelik şiddetin sadece evlerin içinde değil, sokak ortasında, herkesin gözü önünde nasıl bir tehdide dönüştüğünü bir kez daha acı şekilde ortaya koydu.