Tarihi Mekteb-i Tıbbiyye-i Şahane binasında gerçekleşen buluşmada, gençlere özgüven, milli duruş ve Türkiye'nin geleceğine dair kritik mesajlar verdi. Erdoğan, terörle mücadeleden savunma sanayiindeki son başarılara kadar birçok konuda çarpıcı açıklamalar yaptı.
Siyasi yaşamında gençlerle bir arada olmaya her zaman özel önem verdiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu buluşmaların bizzat kendi ufkunu açtığını ifade etti. Türkiye'nin umudu olarak gördüğü gençlerden hem cesaret hem de ilham aldıklarını vurgulayan Erdoğan, "21'inci yüzyılı Türkiye'nin asrına çevirecek, gemiyi menziline ulaştıracak ve küresel liderliğini kabul ettirmiş bir Türkiye'ye, ben sizlerle birlikte kavuşacağımıza inanıyorum," dedi.
Gençlere seslenişinde kendilerine inanmaları ve en iyi eğitimi almaya çalışmaları gerektiğini öğütleyen Erdoğan, hükümet olarak her türlü imkanla gençlerin yanında olmaya devam edeceklerini dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, gençleri kışkırtarak ayrıştıran ve Türkiye'nin demokrasi yolculuğunu kesintiye uğratmaya çalışan gruplara karşı uyardı. Geçmişteki darbecilerden başlayarak, Gezi olaylarında hükümeti devirmeye çalışanlara ve günümüzde sosyal medyada farklı maskelerle provokatörlük yapanlara dikkat çekti. Erdoğan, gençlerden bu "istismarcılara" ve "millet düşmanlarına" karşı fırsat vermemelerini, kendi geleceklerine ve ülkenin aydınlık yarınlarına sahip çıkmalarını rica etti.
Kendi siyasi hayat felsefesini açıklarken, gençlere özgün bir duruş sergilemeleri gerektiğini anlatan Erdoğan, "Her şeyden önce kendimize inanacağız ve yolculuğumuzu kendimiz olarak yürüyeceğiz. Hiçbir zaman şaklabanlığa prim vermeyeceğiz. Biz olacağız ve biz olarak yolumuza devam edeceğiz," ifadelerini kullandı. Bu duruşun bir örneği olarak, uluslararası bir toplantıda yerde duran Türk bayrağını yerden alıp cebine koyma anısını paylaştı. Angela Merkel'in şaşkınlığına rağmen yaptığı bu hareketin bir milli ruhun gereği olduğunu vurgulayarak, gençlerden de bayrağa sahip çıkmalarını istedi.
Gençlerin sorularını da yanıtlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Terörsüz Türkiye" hedefine dair bir öğrencinin sorusu üzerine Doğu ve Güneydoğu Anadolu'daki terörle mücadelede gelinen noktayı aktardı. Bölgenin yıllarca terörle yoğrulduğunu ve birçok insanın hayatını kaybettiğini hatırlatan Erdoğan, asker, polis ve istihbaratın ortak çalışmasıyla bu işin aşılması için süratle adım attıklarını belirtti.
Erdoğan, "Şu an itibarıyla gerek Güneydoğu'da gerek Doğu Anadolu'da, belki birkaç mağara kaldı ama bunun dışında her yeri temizledik. Bu temizlik harekâtı da devam ediyor," diyerek bölgeye sulh ve sükunun geldiğini, vatandaşların dağlara ve yaylalara rahatlıkla çıkabildiğini müjdeledi.
Savunma sanayiindeki ilerlemeler hakkında gelen bir soruya yanıt veren Erdoğan, yerli teknoloji firması Baykar'ın rolünü övdü. Akıncı ve Kızılelma gibi insansız hava araçlarının artık kendi füzelerini havada ateşleyerek hedefi vurma noktasına geldiğini duyurdu. Bu gelişmenin Türkiye için çok önemli bir adım olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Kendi Kızılelmamızla, kendi füzemizle havada atışlar yaparak netice alma konumuna geldik. Bunun için özellikle Baykar Grubu'na, şahsım ve milletim adına çok çok teşekkür ediyorum," dedi.
Erdoğan, bu başarıların bir kanıtı olarak, "Demek ki bu millet istediği zaman yapar," mesajını verdi ve savunma sanayi yatırımlarına devam edeceklerini, gençlerin gözlerinde bu inancı ve güveni gördüğünü sözlerine ekledi.