İç muhalefetin "adı soruşturmalara karışan isimlerin parti içinde de yargılanması" talebine rağmen yönetimin sessiz kalması, kurultay salonuna taşınacak büyük bir tartışmanın habercisi olarak değerlendiriliyor.
Son haftalarda eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, 10 mevcut milletvekili ve ardından 16 eski milletvekili art arda açıklama yaparak parti yönetimine seslendi.
Bu isimler, parti içinde bir "arınma" süreci başlatılması, soruşturmalara konu olan kişilerin disiplin mekanizmalarıyla yüzleşmesi gerektiğini dile getirdi.
Ancak kulislere göre CHP yönetimi bu çağrıya kulak tıkadı ve tartışmanın büyümesini önlemek için sessiz kalmayı tercih etti.
Parti içi kaynaklara göre 28–30 Kasım 2025 tarihlerinde yapılacak olan 39. Olağan Kurultay, bu tartışmaların gölgesinde geçecek.
İddiaya göre iç muhalefeti temsil eden bazı delegeler, kurultay kürsüsünden söz alarak genel merkezin "herkesi sorgusuz sualsiz savunan" politikasını sert şekilde eleştirmeye hazırlanıyor.
Muhalif kanatta istişareler sürerken, Kılıçdaroğlu'na yakın bazı vekillerin protesto amacıyla kurultaya katılmama ihtimali de konuşuluyor.
Temmuz ayında açıklanan kongre takvimiyle birlikte partide büyük bir değişim rüzgârı esti.
Bu süreçte, Kılıçdaroğlu döneminde seçilen:
300'e yakın ilçe başkanı,
20 il başkanı
görevlerini devretmek zorunda kaldı.
Bazı bölgelerde seçimlerin genel merkez baskısıyla yapıldığı, sürecin kavga, tartışma ve usulsüzlük iddialarıyla gölgelendiği ileri sürüldü.
CHP kulislerinde, yaklaşan 39. Olağan Kurultay'ın parti içi muhalefetin etkisini önemli ölçüde zayıflatacağı değerlendiriliyor.
Tasfiyeler sonrası muhalif kanadın kurultayda sayı olarak daha az temsil edilmesi, parti içi dengelerin tamamen genel merkez lehine dönebileceği yorumlarına yol açıyor.