SON DAKİKA HABERLERİ

HaberManşetlerSon Dakika

Türkiye Yeni Düzenin Anahtar Ülkesi

Uluslararası ilişkilerde kartlar yeniden karılıyor. Küresel dengeler sancılı bir değişim sürecinden geçerken, bazı ülkeler bu değişimin izleyicisi olurken, bazıları ise yön vericisi konumuna yükseliyor. Türkiye, bu ikinci kategorideki ülkelerin başında geliyor. Jeopolitik konumunun ötesinde, diplomatik etkinliği ve çok yönlü dış politikasıyla Türkiye, yeni dünya düzeninin oluşumunda anahtar rol üstleniyor.

Son günlerde yaşanan gelişmeler bu tespiti pekiştiriyor. ABD Başkanı Donald Trump’ın Suudi Arabistan’da gerçekleştirdiği kritik temaslar, bölgede yeni bir bloklaşmanın işaretlerini veriyor. Enerji, savunma ve finans eksenli bu görüşmeler, küresel dengeleri etkileyecek nitelikte. Ancak dikkat çeken ve üzerinde durulması gereken önemli bir ayrıntı daha var: Trump’ın görüşmeler sırasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a özel bir parantez açması. Trump, Türkiye’siz bir bölge denkleminden söz edilemeyeceğini belirtirken, Erdoğan’ın liderliğini ve son yıllardaki etkin diplomatik hamlelerini övgüyle vurguladı. Bu vurgu, yalnızca Türkiye’nin değil, Erdoğan’ın da küresel siyaset sahnesindeki ağırlığını gözler önüne seriyor.

İstanbul’da dün ve bugün gerçekleştirilen Rusya-Ukrayna barış görüşmeleri ise Türkiye’nin uluslararası barış diplomasisindeki etkisini bir kez daha ortaya koymuştur. Savaşın başladığı günden bu yana taraflarla doğrudan diyalog kurabilen tek NATO ülkesi olan Türkiye, bu çabasıyla sadece Karadeniz’de değil, tüm dünyada güvenlik ve istikrarın tesisi adına önemli bir sorumluluk üstlenmiştir. İstanbul’da atılan adımlar, barış umutlarını yeniden yeşertmiş; Türkiye’nin küresel diplomasideki özgül ağırlığını artırmıştır.

Orta Doğu’daki gelişmelerde ise Türkiye, yalnızca güvenlik eksenli değil, insani ve vicdani bir yaklaşımı da merkeze alarak hareket etmektedir. Gazze meselesinde sergilediği ilkeli duruş, Filistin halkına verdiği destek ve uluslararası topluma yaptığı çağrılar, Türkiye’yi sadece siyasi değil, ahlaki bir liderlik pozisyonuna da taşımaktadır.

Aynı şekilde Suriye politikasında da Türkiye, sınır güvenliğini sağlarken, milyonlarca mülteciye ev sahipliği yaparak dünyada benzeri olmayan bir insani sorumluluğu yerine getirmiştir. Terörle mücadelede kararlılığını sahada ve masada gösteren Türkiye, bölge halklarıyla doğrudan temas kuran, onlarla birlikte çözüm arayan tek aktör konumundadır.

Savunma sanayindeki atılımlar, enerji koridorlarındaki merkezî rol, Türk Devletleri Teşkilatı’ndan Afrika açılımına kadar genişleyen dış politika vizyonu ile Türkiye artık bölgesel bir güçten çok daha fazlasıdır. Küresel sistemin kriz içinde olduğu bu dönemde, Türkiye çözüm üreten, istikrar sağlayan ve yön veren bir ülke profili çizmektedir.

Sonuç olarak, Türkiye artık sadece bulunduğu coğrafyanın değil, çok kutupluluğa evrilen dünya düzeninin de vazgeçilmez aktörlerinden biridir. İstanbul’daki barış görüşmeleri ve Suudi Arabistan’daki temasların eş zamanlılığı, Türkiye’nin artık gölgede kalan değil, merkezde bulunan bir ülke olduğunu bir kez daha göstermiştir. Ve bu merkezin başında, küresel liderlerce açıkça takdir edilen bir lider olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan bulunmaktadır. Yeni dünyanın kurucu taşlarından biri, hiç kuşkusuz Türkiye olacaktır.

 

Yanıt Ver

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu Haberler İlginizi Çekebilir